Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin (BMMYK), 2008 yılından beri sığınma taleplerini oyaladığı ve sonunda ret kararı vermesi gerekçesiyle 10 kişilik Afgan aile Van’daki BMMYK ofisi önünde oturma eylemi başlattı.
BMMYK, yasadışı yollarla ülkelerinden kaçıp Türkiye’ye gelen ve BMMYK’ya sığınma talebinde bulunan sığınmacıları mağdur etmeye devam ediyor. Taliban tarafından anne-babasının, iki yengesinin kafalarının kesilmesi üzerine, 2008 yılında eşi, 5 kızı, damadı ve 3 ve 4 yaşında, oğlu ve kız torunuyla birlikte kaçarak İran üzerinden Türkiye’ye gelen 40 yaşındaki Abdulzeher H. ve ailesi, 2 yıldır BMMYK tarafından oyalandıkları ve sonunda sığınma taleplerinin ret edilmesi gerekçesiyle BMMYK Van Ofisi önünde oturma eylemi başlattı.
Her yıl, binlerce kişi başta Afganistan ve İran olmak üzere birçok Orta Asya ve Orta Doğu ülkelerinden çeşitli nedenlerle yasadışı yollarla Türkiye’ye gelerek BMMYK’ya sığınma talebinde bulunmakta. Özellikle Afganistan’dan gelen Afgan sığınmacılar, Taliban tarafından öldürülme korkusuyla çocuk-yaşlı demeden ülkelerini terk ederek günlerce süren yolculuğun ardından, Türkiye’ye Van’daki BMMYK Ofisine sığınma talebinde bulunmakta. BMMYK’ya sığınma talebinde bulunan Afganlardan birisi de Abdulzeher H. 40 yaşındaki Abdulzeher, Afganistan’ın Herat kentinden 2008 yılında öldürülme korkusuyla eşi, çocukları, damadı ve torununu alarak ülkesinden kaçmış. Abdulzeher, ülkesinden ayrılış öyküsünü şöyle anlatıyor; Babamı ve babamın hanımını Taliban öldürdü. Babam, babamın hanımı ve iki kardeşimin hanımlarını Taliban alıp götürdü ve kafalarını kesti. Ben de olaydan hemen sonra karımı, kızlarımı, damadımı ve torunumu alarak İran üzerinden Türkiye’ye geldim. 20 gün boyunca insanlara özelliklede güvenlik güçlerine görünmemek için dağlarda yürüdük. Van’a geldikten sonra da Birleşmiş Milletler’e (BM) başvurarak sığınma talebinde bulunduk. BM, 2 yıldır bizi oyalıyordu, geçen günlerde de sığınma talebimizi ret etti. Bunun üzerine ben de ailemi alarak buraya, BM’nin önüne gelerek oturma eylemini başlattık. Biz Afganistan’a tekrar dönemeyiz, bizi de akrabalarım gibi öldürürler. Van’da çalışmamıza izin verilmiyor, ben ve damadım işsiziz. Tedavi bile edilmiyoruz. Geçen ay apandisit ameliyatı oldum. Hastane para istedi, para olmadığı için rehin kaldım, 2 gün sonra hayırsever birisi ameliyat paramı verdikten sonra hastaneden çıkabildim. Her akşam hayırseverler, komşular bize bayat ekmekleri, fazla kalmış atık yemekleri getiriyor. Şuan 6 yaşında ki Muhammed S. adında oğlum ve 5 yaşındaki Peyman adındaki torunum hariç hepimiz oruçluyuz. Zaten yiyeceğimiz yok, en azından oruç tutalım. BM, sığınma talebimize olumlu cevap verene kadar burada oturma eylemimizi sürdüreceğiz.
Abdulzeher H.’nin damadı Nasır A. taşı sıksa suyunu çıkarır: İri yarı-güçlü, kuvvetli. Ne iş olsa yapacak ama iş yok. İş olsa bile Türkiye’de sığınmacıların çalışması yasak olduğu için çalışamıyor. Bu çıkmazdan dolayı konuştuğunda gözleri doluyor. Konuştuğunda elinde bayat ekmeği kemiren, bahçelerde yere düşen elmaları yiyen oğlu Peyman’a ilişiyor ve dolan gözleri artık taşıyor. Ağlamaktan konuşamıyor Nasır A. Sadece, avucunu açıp “bana bir iş versinler, çalışayım” diyebiliyor.
BM de İçişleri Bakanlığı da sığınmacıları kandırıyor
2008 yılından beri oyalanan ve geçen günlerde “sığınma talebiniz ret edilmiştir” denilerek adeta kaderleriyle baş başa bırakılan Afgan sığınmacılar, yaşadıkları yetmezmiş gibi bu kez de BM tarafından darbe alıyorlar. Batı dünyasını koruma ve mülteci akınından kurtarma histerisiyle hareket eden BM, çıkardığı “genişletilmiş koruma” ile sadece canlarını kurtarma amacıyla ülkelerini terk etmek zorunda kalan Afgan sığınmacıları daha fazla mağdur ediyor. “Genişletilmiş koruma” ile özellikle Taliban zulmünden kaçan ve 3. bir ülkeye gitmek için bekleyen İran’ın Kum kentinde yaşayan 5 milyon sığınmacı, Afganistan-Pakistan sınırında bulunan Tampon Bölgede yaşayan 4 milyon sığınmacı ile Van’da yaşayan 2 bin üzerinde sığınmacıyı yüz üstü bıraktı.
BM’nin batı dünyasını koruma ve sığınmacı akınından koruma histerisiyle çıkardığı ve tamamen sığınmacıların aleyhinde olan “genişletilmiş koruma” ya bir darbe de Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından vurulmakta. “Genişletilmiş Koruma” da 3. bir ülkeye gitmek için Türkiye’de bekletilen Afgan sığınmacılara BM, 6 aylık vize uygularken, İçişleri Bakanlığı bu süreyi kurnazlık yaparak 5 aya indirgiyor. BM’nin son dönemde çıkardığı “Genişletilmiş Koruma” ile Afgan sığınmacıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için 6 aylık vize uygulaması hakkı tanınıyorken İçişleri Bakanlığı, Afgan sığınmacıların bu hakkını şark kurnazlığıyla ellerinden alıyor. İçişleri Bakanlığı, 6 aylık vize uygulamasını 5 ay yaparak Afgan sığınmacılara tanınan çalışma haklarını da ellerinden alıyor.
Selim Kemaloğlu
Kaynak: http://www.sehrivanhaber.com/haber_yorumla.php?haber_no=5046&kat=3
Yorum yazabilmek için oturum açmanız gerekir.