Afgan mülteci çocukları neden intihar ediyor?

0afginthrAfgan çocuklar artık çözüm yolunu intiharda bulup yaşamlarını sonlandırıyorlar.

Mültecilik, son 20 yıldır Afganistan için  değişmeyen bir problem. Yaşanan ve on yıllar süren savaşlar, 45 yıl süren şiddetli kuraklık ve yeni bir savaş… Bu durumun resmi rakamlardaki ifadesi ise daha çarpıcıdır. Afganistan gün geçtikçe daha da kötüleşiyor ve güvensiz bir yer oluyor. O nedenle çoğu insan mecburen evini terk edip başka ülkeye sığınıyor.

2009’dan beri mültecilere gönüllü bir şekilde destek veren ve Türkiye Afgan mülteci koordinasyonu kadın ve çocuk sorumlusu Zakira Hekmat,  bundan sonra mültecilerle ilgili dikkat çekmek istediği konuları sitemiz okurlarıyla paylaşacak. Zakira’nın ilk yazısı “Afgan mülteci çocukları neden intihar ediyor?”

Kaçakçılara yüklü miktarlarda para ödeyerek güvenli yerlere gitmeye çalışan mülteciler, ekonomik, yasal, sosyal ve kültürel zorlukların yanında gittikleri yerlerde işsizlik sorunu ve geçim sıkıntısı ile karşı karşıya kalmaktan ötürü çeşitli psikolojik sorunlar yaşamaktadırlar.

Türkiye’deki Afgan mülteciler BMMYK’ya (Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği) kayıt olduktan sonra farklı şehirlere gönderiliyor. Mültecilerin aile ve çevrelerinden uzak kalmaları, farklı bir kültürün içinde olmaları, dil ve okuma-yazma bilmemeleri, ırkçı tavırlarla karşılaşmaları, toplum içindeki sosyal statülerini kaybetmeleri, bir topluluğa üyelik hislerini kaybetmeleri, mültecilerin sosyal ve kültürel alanda yaşadıkları sorunların başında gelmektedir.

Yasal sorunlar ise; sığınma başvurusunda gecikme, Türkiye’de kalış sürecinin belirsizliği, statü alıp alamayacağı gibi konularda yaşanan belirsizlikler, hizmetlerden yararlanamama, yaşamlarını yönlendirmeleri ile ilgili zorluklar ve uzun bekleme süresi şeklinde sıralanabilir. Bu konuda Afgan sığınmacılar başkalarının kurbanı yapılıp; BMMYK tarafından açık bir şekilde ayrımcılığa uğratılarak en az 7 sene bekletiliyor. Başka ülkelerden mülteciler iki yılda güvenli başka bir ülkeye yerleştiriliyorken Afganlar için durum bambaşkadır.

BMMYK,  Afgan mültecileri başka ülkeler kabul etmiyor ve siyasi davranıyor, demekte, bazen Afgan mültecilerin eğitimli olmamasını engel olarak göstermektedir. Halbuki sığınma ve mülteci olma herkesin hakkıdır. Can güvenliği olmadığında insanlar mülteci olabilirler. Bu konuda hiç kimsenin ve hiç bir kurumun ayrımcılık yapma hakkı yoktur. Mültecilik prosedüründe eğitim, para, zengin olma gibi durumların üstünlüğü yoktur.

Bu konuyu yakından takip ettiğimizde mülteci kabul eden ülkelerin sorumlularının BMMYK’nın söylediklerini ret ettiklerini görüyoruz. Onlar, BMMYK eğer bize mülteci dosyalarını verirse biz ırk, ülke, din ve her hangi bir ayrımcılık yapmadan dosyaları inceliyoruz, diyorlar.

Mültecilerin geldikleri ülkeden getirdikleri sorunlar, dil öğrenme gibi ihtiyaçlar, gündelik yaşama farklı kültüre alışma çabası, aile içi ilişkiler, çevre ile ilişkiler, depresyon vb. problemler de yine mülteciler arasında yaşanan önemli sorunlardandır.

Mültecilerin Türkiye’de kalış sürecinde yaşadıkları en önemli sorunlar; temel ekonomik ihtiyaçlar olan barınma, beslenme, sağlık, ilaç temini, giyim ve eğitim alanında yaşanan sorunlardır.

Bazı sığınmacılar kendi çabasıyla ( gece temizlik yapıp ve bulaşık yıkayarak) çocuklarını okutmaya çalışıyor. Ama mülteci çocuklar için Türkçe kursuna gitse ve üniversite kazansa bile mülteci olduğu için okuyamaz deniliyor. Konyada bir Afgan kızı YÖS’e (Yabancı Öğrenciler Sınavı) girip hemşirelik bölümünü kazandı ama Türkiye makamları tarafından resmi mektup ile üniversiteye gidemeyeceği söylendi. Düşünebiliyor musunuz? Kendimizi o kişinin yerine koysak nasıl davranırdık? Bir de mülteci olunca durum daha da fenalaşıyor.

Bu sorunlar üste üste gelince mültecilerin bir dünya rahatsızlık ve psikolojik sorunları ortaya çıkıyor. Maalesef bunun faturasını çocuklar ödüyor. Anne ve babayı çaresiz gören çocuklar dünyadan nefret ederek hayata değer vermemeye başlıyor. Başka çocukların hayatına bakıp kendi hayal dünyasının yıkıldığını gören mülteci çocuklar tabiî ki intihar ediyor. Mülteci oldukları çalışma izini, sağlık sigortası olmadığı için mülteciler çok kötü koşullarda yaşamaktadırlar. Bu durumda yaşayanlar tabiki çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamazlar. Bu durum çocukların psikolojisini çok kötü etkiliyor.

Bu sorunların açık örnekleri:

Erzurum’da 18 yaşında bir Afgan kız kendini köprüden aşağıya attı, koma halindeydi. Neredeyse bütün kemikleri kırılmıştı. http://www.erzurumgazetesi.com.tr/haber/Afganli-multeci-intihara-kalkisti/70673

Karaman’da Milad 17 yaşındayken boynuna ip bağlayarak intihar etti. http://www.karamansonsoz.com/haber/asayis_1/karamanda-multeci-afgan-genc-intihar-etti/805.html

Çözüm yolları bulunmayınca çocuklar mazlumca intihar ederek yaşamlarını kendi elleriyle bitiriyorlar.

Çocukların psikolojisini değiştirmek amacıyle farklı programlar(Kültürel ve ödüllü yarışma programları) düzenliyoruz. Emniyet Genel Müdürlüğünden izin istiyoruz ama hep olumsuz cevaplarla karşılaşıyoruz.

O zaman BMMYK’nın mültecilerin durumlarını yakından takip edip, mültecilere farklı programlar ve psikilojik destek vermesi gerekiyor diye düşünüyorum.

Mülteciler ile çalışan kurum ve kuruluşlar da maalesef BMMYK ile aynı düşünceleri paylaşıyorlar. Genelde mültecilerin hakkını koruyoruz diyorlar ama uygulamada tam tersi davranmaktalar. Onlardan mültecilerin haklarını uygulamada korumalarını bekliyoruz.

Artık ayrımcılığa yeter diyip her bireye insan gibi davranalım çünkü insan çok kutsal bir kelimedir ve her kes için geçerldir.

Zakira Frotan Hekmat

 

 

 

Read Previous

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yasası Kabul Edildi

Read Next

Suriyeli mülteciler