İnsan tacirleri rotayı mı değiştirdi?

Florya sahilinden 12 metrelik Torun isimli tekneye 7’si kadın, 12’si çocuk, 23’ü yetişkin erkek tam 42 Afgan bindi. Avrupa ’ya gitmek istiyorlardı ve kendilerini Romanya’ya bırakmayı vaat eden insan tacirlerine kişi başı 7 bin Euro ödemişlerdi. Parası olanlar can yeleği de satın almışlardı. Çocukların üzerinde şişme, Çin malı can yeleklerinden vardı. Tekne gece yarısı hareket etti.

Türkiye , mahsur kaldıkları madende 1 haftadır kendilerine ulaşılamayan Ermenekli madencilerin üzüntüsünü yaşarken dünİstanbul ’dan yeni bir felaket haberi gelmişti. İstanbul Boğazı’nın Karadeniz çıkışında bulunan Rumeli Feneri’nin açıklarında batan ve içinde çok sayıda kaçak göçmenin bulunduğu bir tekne vardı. Sabahın ilk ışıklarıyla avlanmaya çıkan balıkçılar alabora olan tekneyi, etrafındaki cesetleri ve halen hayatta olan az sayıda göçmeni bulmuş arama kurtarma çalışmaları bundan sonra başlamıştı. Acı verici haberler ve olayın tüyler ürperten detayları gün içinde peş peşe geldi. 7-8 kişilik olduğu tahmin edilen küçük bir tekneye 40’ın üzerinde insan tıkıştırılmıştı… Teknedeki çocukların bir kısmına yetişkinlerin kullandığı ve dolayısıyla kendilerine büyük gelen can yelekleri, bir kısmına Çin malı ‘şişme’ can yelekleri verilmiş, dolayısıyla bunlar pek işe yaramamıştı… Ölenlerin çoğu çocuktu… Ve onlarca kişi hala kayıptı…

Önce 24 cenazeye ulaşıldığı açıklandı. Sonra bu sayı 21’e indi! Akşamüstü saatlerinde İstanbul Valiliği yeniden sayıyı 24’e çıkardı: “18.00 itibariyle 6 kazazede sağ olarak kurtarılmış, 24 kazazedenin cansız bedeni denizden alınmıştır.” Kayıp 13 kişi halen aranıyor… Bunların arasında Türk kaptan da var.

İNSAN TACİRLERİ ROTAYI MI DEĞİŞTİRDİ?
Bu korkunç kazaya ilişkin başka bazı ayrıntılar ise bugünkü gazetelerde yer aldı. Hürriyet gazetesinden Eyüp Serbest ve Fırat Alkaç da ölüm yolculuğuna çıkarılan Afgan mültecilerin rotasının izini sürdü. Serbest ve Alkaç’ın bugünkü Hürriyet gazetesinde yer alan haberlerine göre, önceki gece yarısı Florya sahilinden 12 metrelik Torun isimli tekneye 7’si kadın, 12’si çocuk, 23’ü yetişkin erkek tam 42 Afgan bindi. Avrupa ’ya gitmek istiyorlardı ve kendilerini Romanya’ya bırakmayı vaat eden insan tacirlerine kişi başı 7 bin Euro ödemişlerdi. Parası olanlar can yeleği de satın almışlardı. Çocukların üzerinde şişme, Çin malı can yeleklerinden vardı. Tekne gece yarısı hareket etti.

NE TELSİZ, NE DE RADAR…
Her göçmen teknesinde olduğu gibi, para edebilecek tüm aletler sökülmüştü. İnsanların hayatını kurtarabilecek telsizi ve radarı bulunmayan tekne, hiçbir ışığını yakmadan ilerledi. İstanbul Boğazı’nı aşarak Karadeniz’e açıldı. Romanya’ya gitmek üzere burnunu batıya çevirince dalgaları bordasından almaya başladı. Saat 05.00 sıralarında gelen büyük bir dalgayla tekne Rumeli Feneri’nin yaklaşık 3 deniz mili açığında alabora oldu.

İLK İHBARDA YERLERİ TESPİT EDİLEMEDİ
Saat 05.30’da avdan dönen balıkçılar denizin üzerindeki cesetleri fark etti. Durumu telsizle Sahil Güvenlik’e bildirdiler. Sahil Güvenlik teknesi gidip bölgeyi kontrol etti ancak bir şey göremedi. Geri döndü. Balıkçı tekneleri saat 07.30’da denizin üzerinin cesetle dolu olduğunu fark etti. İlk etapta 6 kişi sağ olarak kurtarıldı. Hepsi yetişkin erkeklerdi. Üzerlerinde can yeleği vardı. 

BOĞULMAYIP DONDULAR!
Telsiz çağrıları üzerine olay yerine hemen Sahil Güvenlik ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü botları sevk edildi. Sonra 24 kişinin cesetlerine ulaşıldı. Cesetler can yelekleri nedeniyle suya gömülmemişti, hepsi soğuk suda donarak ölmüşlerdi. Hava aydınlandıktan sonra facianın boyutları daha net ortaya çıktı. Denizin yüzeyi kayıp insanlardan arta kalan eşyalar ile doluydu.

ÖLENLERİN ÇOĞU ÇOCUK
Kurtarma çalışmalarına katılan balıkçılar gördükleri manzarayı anlattı: 
– Kaptan Ali Saruhan: “Ölenlerin çoğu çocuklar. Rüzgâr çok kötü etkiliyor. Tekne küçük bir tekne, bildiğiniz sandal. İçine 40 kişi koymuşlar. Dehşeti gördük.”
– Kaptan Kadir Sert: “Can yelekleri vardı. Ancak her yer cesetti. Bebekler, çocuklar… 15-20 cesedi biz çıkardık. Bunu yapanları divan-ı harbe vermek lazım…”

TEKNE İNTERNETTEN Mİ ALINDI?
Milliyet gazetesi ise 43 kişiye mezar olan tekneyi mercek altına aldı. Gökhan Karakaş ve Arif Balkan’ın bugünkü Milliyet’te yer alan haberine göre, alabora olan teknede oluşan yarıklar, bir deniz aracının tekneye çarpması ihtimalini gündeme getiriyor. Balıkçılar, gece yarısı ışıklarını kapatarak ilerleyen teknenin denizde fark edilemeyeceğini belirterek bölgede gemi trafiğinin fazla olması nedeniyle çarpışma ihtimalinin yüksek olduğunu dile getirdi.

Olayla ilgili başlatılan soruşturma sonucunda üzerinde ‘Torun’ yazan teknenin yaklaşık 10 gün ‘sahibinden.com’ adlı internet sitesi üzerinden satıldığı tespit edildi. Bunun üzerine teknenin eski sahibi ifadeye çağırıldı. Savcıya ifade veren bu kişi, tekneyi satın alanın kendisine internet üzerinden ulaştığını, daha önceden bu kişiyi tanımadığını söyledi.

ROTA: AFGANİSTAN, İRAN, VAN VE İSTANBUL
Yapılan ilk incelemede Afganistan’dan Romanya’ya gitme hayali kuran göçmenlerin ilk olarak İran’a geçtikleri tespit edildi. Ölenlerin üzerinden çıkan İran parası nedeniyle göçmenlerin uzun bir süre İran’da kalmış olabileceği üzerinde duran yetkililer, bu kişilerin daha sonra Türkiye’ye geçerek Van’a geldikleri, Van’dan da beklemeden otobüsle İstanbul’a geldiklerini belirledi. İstanbul’a en fazla 2 gün önce geldiği tahmin edilen kaçakların Bakırköy’den normalde 8-10 kişiyi alabilecek ‘Torun’ adlı tekneye bindirildikleri, teknenin buradan Karadeniz’e açıldığı tespit edildi. Umuda yolculuk için kişi başı 7 bin Euro veren kaçakların içinde bulunduğu tekne, Sahil Güvenlik’in ilk yaptığı tespite göre, Rumeli Feneri’nin yaklaşık 4 kilometre açığına geldiğinde 3 metreyi bulan dalgalara daha fazla dayanamadı.

Kaynak: Radikal